Ramazan ayının hafif tadı, güllaç
Şerbetli tatlılar, hamur tatlıları… Türk mutfak kültürünün en iştah kabartan ama çok da dikkatli tüketilmesi gereken lezzetleri. Hele ki Ramazan ayında… İnsanın ilk cümleyi yazarken bile zihnindeki görüntüde şöbiyetler, fıstıklı katmerler, kadayıflar tepsi tepsi dönüyor. Keşke olsa da yesek!
Tabii size bunları anlattık ama amacımız size ters köşe yapmak. Netice şu: Hiçbirimiz tatlıdan vazgeçemiyoruz ama sütlü ama şerbetli! Ancak bu yüzyılda şekerin sağlığımıza son derece zararlı olduğunu da artık hepimiz biliyoruz. Homurdandığınızı duyar gibiyiz ama ama diye…
Evet, hayatın zevklerinden mahrum kalmamalı fakat bunu da daha sağlıklı seçimlerle gerçekleştirmelisiniz. Doğru zamanlarda, daha hafif ve daha dengeli tercihlere yönelmelisiniz. Mesela meyveler ve kuruyemişlerin birlikteliği önünüze sonsuz sayfası olan bir tarif kitabı gibi açılıyor. Bizim size bu Ramazan ayında size önerimiz, hem damaklarınızda şenlik yaşatacak hem de renkli görselliğiyle iftar ve sahur sofralarının yıldızı olacak, güllaç!
Ramazan ayının belki de yıllar öncesinden düşünülmüş beden dostu tatlısı güllaç, Bodega bardaklarda küçük porsiyonlar halinde hem şık hem de sağlıklı tadımlık birer ikram olacaktır. Çoğunlukla üzerinde süsleme olarak yer bulan nar ve kuruyemişleri ana malzeme olarak kullanarak modern bir sunuma da imza atabilirsiniz. Dilerseniz misafirlerinize ikram olarak sunun, dilerseniz komşularınıza bu minik ikramlıkları hazırlayıp hediye olarak verin. Sevdiklerini mutlu etmek paha biçilemez.
